"Kuşlar uçar, balıklar yüzer, çocuklar ise oyun oynar." - Garry Landreth
Oyun Terapisi Nedir?
Oyun terapisi, çocukların duygularını, düşüncelerini ve yaşadıkları deneyimleri oyun yoluyla ifade etmelerine yardımcı olan bir terapi yöntemidir. Çocuklar, soyut kavramları kelimelerle ifade etmekte zorlanabilirler; bu nedenle oyun, onların iç dünyalarını dışa vurmaları için doğal ve etkili bir araçtır. Terapist, çocuğun oyununu gözlemleyerek duygusal zorlukları anlamaya ve desteklemeye çalışır.
Kimlere Yöneliktir?
Genellikle 3-12 yaş aralığındaki çocuklarla uygulanan oyun terapisi, travma, kaygı, depresyon, davranış problemleri, okul uyum sorunları, kardeş kıskançlığı ve ebeveyn ayrılığı gibi durumlarda etkili olabilir. Ayrıca, iletişim güçlükleri yaşayan veya duygularını ifade etmekte zorlanan çocuklar için de oyun terapisi uygun bir seçenektir. Çocuğun gelişimsel ihtiyaçlarına göre terapi süreci şekillendirilir ve gerekli durumlarda ebeveynlerle de iş birliği yapılır.
Süreç Nasıl İlerler?
Oyun terapisi sürecinde, terapist çocuğa güvenli ve kabul edici bir ortam sağlar. Çocuk, oyun sırasında seçtiği oyuncaklar ve oyun temaları aracılığıyla duygularını dışa vurur. Terapist, çocuğun oyununu gözlemleyerek onun içsel dünyasını anlamaya çalışır ve duygularını ifade etmesine yardımcı olur. Bazen yönlendirmeli oyunlar, bazen de serbest oyunlar kullanılarak çocuğun ihtiyaçlarına uygun bir terapi planı oluşturulur.
Oyun Terapisinde Hangi Konular Çalışılır?
Oyun terapisinde çocukların korkuları, öfkeleri, üzüntüleri veya kaygıları gibi çeşitli duygular ele alınabilir. Travmatik deneyimler, ebeveyn kaybı, boşanma süreci gibi zorlayıcı yaşam olayları oyun sırasında ortaya çıkabilir ve terapist bu duyguların sağlıklı bir şekilde işlenmesine destek olur. Aynı zamanda sosyal becerilerin geliştirilmesi, problem çözme yetisinin güçlendirilmesi ve özgüvenin artırılması gibi hedefler de oyun terapisi sürecinde çalışılabilir.
Ailelerin Sürece Katılımı
Oyun terapisi sürecinde ailelerin katılımı ve desteği de önemlidir. Terapist, ebeveynlerle düzenli görüşmeler yaparak çocuğun terapideki ilerlemesini paylaşır ve evde uygulanabilecek destekleyici yaklaşımlar konusunda rehberlik eder. Böylece çocuk, hem terapide hem de günlük yaşamında duygusal ihtiyaçlarını daha sağlıklı bir şekilde karşılayabilir.
Uzman Psikolog Sevim Erol